Dün düğmeye basan TSK ve ılımlı muhalifler, İdlib’in güneyinde ve Hama kırsalında Esed rejimi ve destekçilerinin ele geçirdiği bölgelere yönelik ağır silahlarla operasyon başlattı.
3 KÖY DAHA ALINDI, CEBEL ZAVİYE’DE KONTROL SAĞLANDI
12:25 Ilımlı muhalifler, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi’nde 3 köyü daha rejim güçlerinden geri alarak, stratejik Cebel Zaviye bölgesinde kontrolü sağladı. Ilımlı muhalifler, dün akşam saatlerinde, Esed rejimi ordusu ve İran destekli yabancı terörist gruplardan oluşan rejim güçleri ile girdikleri yoğun çatışmalar neticesinde İdlib’in güneyinde yer alan Hazarin, Kefermus ve Darul Kebire köylerini geri aldı. Böylece, Cebel Zaviye bölgesi, rejim güçlerinden temizlendi.
İdlib’e hakim sıralı dağların bulunduğu Cebel Zaviye, Halep ve Lazkiye’yi bağlayan M4 karayoluna açılan kapı konumunda olmasıyla da stratejik önem taşıyor.
TOPLAM 12 KÖY GERİ ALINDI
Muhalifler dün Esed rejimi ve destekçilerinden, Hama kırsalındaki Ankavi, Kahira, Manara ve Tel zecren ile Idlib güneyindeki Hallube, Kukfin, Kefer avid, Sfuhen ve Fattere köylerini ele geçirmişti. Böylece son 3 günde ılımlı muhalifler, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi’nde toplam 12 köyü geri almış oldu.
ŞİDDETLİ ÇATIŞMALAR SÜRÜYOR
Esed rejimi ordusu ve İran destekli yabancı terörist gruplardan oluşan rejim güçleri ile askeri muhalifler arasındaki şiddetli çatışmalar sürüyor.
SERAKİB’E SALDIRIYORLAR
Öte yandan, sabah saatlerinden itibaren Rus savaş uçaklarının saldırılar düzenlediği Serakib ilçe merkezi çevresinde de çatışmalar yaşanıyor.İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun emrindeki terörist gruplar ve rejim ordusu ile ılımlı muhalifler arasında, merkezin dış mahallelerinde çatışmalar sürüyor. İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi’nde M4 ve M5 kara yollarının birleştiği noktada yer alan Serakib ilçesi, 27 Şubat’ta ılımlı muhaliflerin kontrolüne geçmişti.
ASTANA VE SOÇİ’YE UYMADILAR
İç göçle nüfusu 4 milyona ulaşan İdlib’in merkezi, 2015’te muhaliflerin kontrolüne geçti. Ülkenin kuzeybatısındaki İdlib, rejimin en yoğun hedef aldığı bölgelerin başında geliyor.
Türkiye, Rusya ve İran’ın katıldığı, 4-5 Mayıs 2017’deki Astana toplantısında, İdlib ve komşu illerin (Lazkiye, Hama ve Halep vilayetleri) bazı bölgeleri, Humus ilinin kuzeyi, başkent Şam’daki Doğu Guta ile ülkenin güney bölgeleri (Dera ve Kuneytra vilayetleri) olmak üzere dört “gerginliği azaltma bölgesi” oluşturuldu. Ancak rejim ve İran destekli teröristler, ateşkes ilanıyla durumun muhafaza edilmesinin kararlaştırıldığı dört bölgeden üçünü, Rusya’nın hava desteği sayesinde ele geçirdi ve İdlib’e yoğunlaştı.
Soçi mutabakatından bu yana rejim ve destekçilerinin İdlib’e saldırılarında 1800’den fazla sivil can verdi. Ocak 2019’dan bu yana ise Suriye-Türkiye sınırı yakınlarına göç edenlerin sayısı 1 milyon 942 bine ulaştı.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, 10 Mayıs 2019’da yaptığı açıklamada, rejim unsurlarının İdlib’in güneyine yönelik artan saldırı ve tacizlerinin 6 Mayıs’tan itibaren kara harekatına dönüştüğüne dikkati çekmişti. Rejim ve destekçileri bu tarihten itibaren, Kefrenbude, Han Şeyhun, Maraatinüman, Serakib gibi büyük ilçelerin yanı sıra İdlib’in güneyi ve güneydoğusu, Hama’nın kuzey ve doğu kırsalı ile Halep’in güney ve batı kırsalında çok sayıda yerleşimi yoğun topçu ve hava saldırıları neticesinde ele geçirmişti. 17 Eylül 2018’deki Soçi mutabakatından bu yana rejim ve destekçilerinin İdlib’e saldırılarında 1800’den fazla sivil can verirken, Ocak 2019’dan bu yana göç edenlerin sayısı 1 milyon 942 bine ulaşmıştı.
Abone Ol
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.