Örgütten yapılan açıklamada, Türkiye-Yunanistan sınırıyla Yunan adalarında yaşananlar sıralanarak; AB ve Yunanistan hükümetine sığınmacılara insan onuruna uygun şekilde muamele etmeleri çağrısında bulunuldu.
Yunan hükümetinin, sığınma başvurularını 1 ay işleme almama kararının yasal dayanağı ve veya gerekçesi olmadığı vurgulanan açıklamada, son günlerde ülkeye yasa dışı giriş yapanlara hapis cezası verildiği de aktarıldı.
”AŞIRI VE ORANTISIZ GÜÇ KULLANILIYOR”
Bir Suriyeli mültecinin, Yunan güvenlik güçlerince ateşli silahla öldürüldüğüne dair görüntülerin yayınlandığına dikkati çekilen açıklamada, Suriye, İran, Afganistan ve diğer ülkelerden gelen, aralarında çocuklar ve kadınların da bulunduğu kişilere karşı aşırı veya orantısız güç kullanıldığına işaret edildi.
Kara sınırının yanı sıra sığınmacı kamplarının aşırı kalabalık olduğu Yunanistan’ın Ege adalarına varışlarda da artış yaşandığı vurgulanan açıklamada, maskeli kişileri taşıyan bir sürat teknesinin 49 kişinin bulunduğu bir bota 2 kez saldırdığı ve botun motorunu devre dışı bıraktığının iddia edildiği aktarıldı.
Yunan sahil güvenlik güçlerinin sığınmacıları taşıyan botun yakınlarına ateş ettiği ve Türkiye’ye doğru gitmeye zorladığına dair görüntülerin de yayınlandığı hatırlatılan açıklamada, 29 Şubat’tan beri Midilli’de yardım kuruluşu çalışanlarına, gazetecilere ve sığınmacılara karşı şiddet eylemlerinin görüldüğünün altı çizildi.
Bazı çetelerin, sığınmacıların adalara çıkmasını engellediği, bazı ada sakinlerinin ise kamplara yeni sığınmacıları getiren otobüsleri durdurmaya çalıştığı belirtildi.
”YUNAN SINIR MUHAFIZLARINI ÖVMEK SORUMSUZLUKTUR”
Dün, Yunanistan’ı ziyaret eden AB liderlerinin orantısız veya aşırı güç olaylarını göz ardı ederek Yunan güvenlik güçlerini övdüğü ve Atina’ya diğer uluslararası kanunlarla iltica hakkına saygı gösterme çağrısında bulunmadığına işaret edildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen İnsan Hakları İzleme Örgütü AB Direktörü Lotte Leicht, şu ifadeleri kullandı:
“Kara sınırından geçişi önlemek için göz yaşartıcı gazlar ve diğer şiddet içeren yöntemler kullanan, denizdeki sığınmacılara karşı tehlikeli ve muhtemelen cezai davranışlarda bulunan Yunan sınır muhafızlarını övmek çok açık bir şekilde sorumsuzluktur.”
Leicht, AB liderlerinin bu tür suistimallere ve uluslararası hukuk ihlallerine gözlerini kapamalarının daha fazlasına neden olacağını kaydederek Yunan makamlarının acilen şiddet olaylarını durdurması ve sorumlular hakkında soruşturma açması gerektiğini belirtti.
AVRUPA HÜKÜMETLERİ GEÇMİŞTEN DERS ALARAK ÖLÜMÜN ÖNÜNE GEÇMELİ”
Leicht, “AB ve Yunanistan yönetimi, bu şiddeti alenen kınamalı ve şiddetten sorumlu olanlar için ceza kanunları işletilmeli.” ifadesini kullandı.
Yunan hükümetinin sığınma başvurularını askıya alma kararından vazgeçmesi, topraklarını sığınmacılara açması, uluslararası korumaya ihtiyaç duyan herkesin sınırda başvuruda bulunabilmesinin sağlanması gerektiğini belirten Leicht, şunları kaydetti:
“Yunanistan-Türkiye sınırında mahsur kalan insanlar yola çıkmayı istemedi. Çatışma ve zulümden kaçıyorlar. Avrupa hükümetleri, dayanışma, insanlık ve uluslararası hukuka saygı içeren şeffaf politikaları hayatı geçirerek geçmiş hatalarından ders almalı; acı, ölüm ve kaosu önlemelidir.”
AB, YUNANİSTAN’IN MÜLTECİLERİ ÖLDÜRMESİNE SUSKUN
Türkiye’nin sınırları açmasının ardından sığınmacılar, Yunanistan sınırına yönelmişti. Yunan güvenlik güçlerinin müdahalesinde şimdiye kadar en az 2 sığınmacı vurularak öldürülmüştü. Yunan Sahil Güvenlik ekiplerinin sığınmacıları taşıyan botlara ateş açtığı da görüntülenmişti.
AB, sığınmacıların öldürülmesine rağmen insan ve iltica haklarının ihlaline ilişkin değerlendirmede bulunmaktan kaçınmıştı.
Abone Ol
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.