Türkiye’de farklı statülerle korunan ve henüz koruma altına alınmamış, özellikleri ve güzellikleri çok bilinmeyen mağaralar bulunuyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca, bu yıl 15 mağaranın yapısı, sahip olduğu jeolojik ve ekolojik doğal değerlerinin durumu araştırılacak. Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğünce yapılan araştırmalarla Türkiye’deki doğal mağaraların jeolojik, ekolojik özellikleri tespit ediliyor. Bakanlık tarafından bu mağaraların her birinin tabiat varlığı olarak tescil edilmesi, koruma altına alınması için farklı bölgelerde projeler yürütülüyor. Bakanlık, bu yıl Erzurum, Erzincan, Antalya, Eskişehir, Bursa, Kütahya ve İzmir’deki 15 mağarada araştırma yapacak. Elde edilen sonuçlara göre mağaralar tabiat varlığı olarak tescil edilecek. Bu yıl ilk defa 2 deniz mağarasında da doğal yapısı ve barındırdığı biyolojik çeşitlilik açısından araştırma yapılacak. Araştırmalar sonucuna bağlı olarak mağaralar, tabiat varlığı olarak tescil edilerek koruma altına alınacak. Bakanlık tarafından geçen yıl Konya, Gümüşhane, Kırklareli, Kastamonu, Zonguldak, Karabük ve Eskişehir’in aralarında olduğu 15 ildeki 60 mağarada yapılan araştırmalar tamamlandı. Araştırmaların tamamlandığı alanlar arasında 10 kilometre uzunluğuyla Türkiye’nin en uzun ikinci mağara sistemi olan Zonguldak’taki Kızılema-Cumayanı mağara sistemi de yer alıyor. Yapılan araştırmalarda mağaraların jeolojik ve ekolojik özellikleri tespit edildi. Aralarında daha önce hiç bilinmeyenlerin de yer aldığı mağaralardan beklenmeyen sonuçlar elde edildi. Yapılan araştırmalar sonucunda 20 yeni omurgasız hayvan türü bilim dünyasına kazandırıldı. Bakanlığın geçen yıl tabiat varlığı olarak tescil ederek koruma altına aldığı mağaralar arasında Konya Suluin ve Güvercinlik, Kastamonu Ejder, Ilgarini ve Dağlı Kuylucu mağaraları da yer alıyor. Bakanlıkça girilmesi çok zor olan Konya ve Kastamonu’daki bu mağaralarda çekilen görüntülere yürütülen zorlu çalışmalar ve mağaraların jeolojik ve ekolojik yapısı yansıdı.
News
